Ahmet Eren Özen
ahmeterenozen1@gmail.com
SOSYOLOJİDE ZAMAN VE MEKAN BAĞLAMI
02/09/2023
Toplumsal değişme, gelişme ve küreselleşme dediğimiz şey; zaman, mekân ve kültürü kapsayan ortak bir bağlamı oluşturuyor. Kant’ta zaman ve mekân sabit değişmezler olarak kabul edilir. Göreli bir tanımı yoktur. Fakat biz Einstein'in ortaya koyduğu İzafiyet Teorisi ile farklı mekânlarda farklı zaman akışlarının olabileceğini sabit bir karakter göstermediğini biliyoruz.
Zaman hakkındaki bilgimiz daha çok algıya ait. İronik ve paradoksaldır. Bütün bilimler zamanı kullanır. Açıklamak, sıralamak, gelişimini anlatmak için zamandan yararlanır. Bilim zamanı kullanırken değişimi gözlemlemiş olur. Değişme de kendini hem mekânda hem zamanda gösterdiği için İleri Toplum – Geri Toplum dediğimiz tanımlamalar ortaya çıkıyor. Nihayet burada da bir zaman ölçeği var.
Çünkü zamanın akış hızı ancak değişimin hızıdır. Toplumsal gelişmenin zamansal bir haritasını çıkardığımızda insanın dünyadaki varlığının biyolojik olarak yaklaşık 500 bin yıl öncesine dayandığı kabul ediliyor. Elbette bu bahsedilen insan, bugünün insanı değildir. Zaten bu tarihe düşen bir kemik, fosil ve benzeleri de bulunamamıştır. Bu noktada dini ve sosyal görüş çok daha akla uygundur. Dinen insanlık tarihi 30 bin yıldır var. Demek ki bildiğimiz tarıma geçiş ise M.Ö. 10 bin yıllarına tekabül ediyor. Uygarlık, tarımla başlıyor ve ürüne sahip olmak ise mülkiyeti, eşitsizliği getirdiği için önem arz ediyor.
Tarıma geçtikten sonra uzun zaman feodal yapı sürüyor. Modern bilimin, modern toplumun hikâyesi ise 17. yy’da (sanayi devriminin tetikleyici yapısıyla) başlıyor. Demek ki toplum da avıclık – toplayıcılıktan tarım faaliyetlerine sürekli değişmiş. Değişim ise genellikle modernleşme kavramıyla adlandırılıyor. Modernleşme yeni normların baskın hale gelmesiyle sağlanıyor.
Özellikle iktisatta dünya ülkelerini sınıflandırmak için kullandığımız “Az Gelişmiş – Gelişmekte Olan - Geri Kalmış – Gelişmiş” gibi adlandırmalar başlı başına bir taksonomi (sınıflandırma) meselesi. Zamanı sınıflandırmak kültürü de sınıflandırmak olduğu için sanki her toplum farklı bir zamanı yaşıyormuş gibi bir algı oluşuyor. Bugünü yaşayanlar var. Geçmişi yaşayanlar var… Aslında günümüz sosyal bilimlerinde evrimci ilerlemeci anlayış terk edilmiştir. Haftaya bu konuya modernlik ile devam edeceğiz. |
Yorumlar |
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |
Yazarın diğer yazıları |
BAŞKA TÜRKİYE YOK! - 01/11/2024 |
Ahmet Eren Özen - BAŞKA TÜRKİYE YOK! 1/11/2024 |
EN GARİP RÜYADAN DAHA GARİP GERÇEKLİKLER YAŞIYORUZ - 28/10/2024 |
Ahmet Eren Özen - EN GARİP RÜYADAN DAHA GARİP GERÇEKLİKLER YAŞIYORUZ 28/10/2024 |
İZMİR KÖRFEZİNİ ÖLDÜREN NEDENİ AÇIKLIYORUM - 11/10/2024 |
İZMİR KÖRFEZİNİ ÖLDÜREN NEDENİ AÇIKLIYORUM - Ahmet Eren Özen 11/10/2024 |
MUTLULUĞA KAPI AÇIN - 07/10/2024 |
MUTLULUĞA KAPI AÇIN - Ahmet Eren Özen 7/10/2024 |
TÜRKLERİN KÜLTÜR TARİHİ - 10/09/2024 |
Ahmet Eren Özen - TÜRKLERİN KÜLTÜR TARİHİ - 10/9/2024 |
ZEKİ MÜREN FİLMİ NİÇİN ÇEKİLEMEDİ? - 08/08/2024 |
ZEKİ MÜREN FİLMİ NİÇİN ÇEKİLEMEDİ? - Ahmet Eren Özen - 8/8/2024 |
UNUTULMAYAN BEŞ SOSYAL DEMOKRAT - 07/08/2024 |
UNUTULMAYAN BEŞ SOSYAL DEMOKRAT |
FİLM ÇEKİMİ EKİP İŞİDİR - 02/08/2024 |
FİLM ÇEKİMİ EKİP İŞİDİR - Ahmet Eren Özen 2/8/2024 |
BİR FİLM HER ZAMAN SİNEMA FİLMİ MİDİR? - 30/07/2024 |
BİR FİLM HER ZAMAN SİNEMA FİLMİ MİDİR? - Ahmet Eren Özen - 30/7/2024 |
Devamı |