Ahmet Eren Özen
ahmeterenozen1@gmail.com
BUGÜN DÜNYA BARIŞ GÜNÜ DEĞİL
01/09/2023 Yıllardır 1 Eylül'ü Dünya Barış Günü olarak biliyorduk. Bu özel gün kapsamında yapılan etkinliklere katılıyorduk. Meğer bugün Dünya Barış Günü değilmiş! Tam tersine 1 Eylül, savaşın başladığı günmüş. 1 Eylül 1939'da Hitler'in başkanlığındaki Almanya, Polonya'yı işgal ederek 2. Dünya Savaşı'nı başlatmış. Yani yıllardır Barış Günü diyerek resmen Savaş Günü kutlanmış! Barış Günü 21 Eylül imiş. Ben çok şaşırdım öğrendiğim zaman. Siz de şaşırdınız belki de. Fakat şaşırmamak lazım bu işe. Çünkü kemal zeval (tekamül) döngüsünün içinde savaş ve barış iç içedir. Örneğin 1. Dünya Savaşı sonrası yenilen devletlerle imzalanan barış antlaşmaları o kadar ağır kararlar içeriyor ki bu antlaşmalar arasında Lozan hariç tamamı barışa son veren antlaşma diye biliniyor. Lozan demişken şunu da belirtmek isterim. Tarihte iki tane Lozan Antlaşması var. Biri hepimizin bildiği ve Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşuna giderken bağımsızlığımızın uluslararası camiada tescil edildiği 24 Temmuz 1923 Lozan Antlaşması. Diğeri ise bizim Uşi Antlaşması olarak bildiğimiz ve 18 Ekim 1912'de İtalya ile Osmanlı devletleri arasında Trablusgarb savaşı ardından imzalanan antlaşmadır. İşte biz meşhur 12 adayı 1923'teki Lozan Antlaşması'nda değil 1912'de Lozan'ın Ouchy (Uşi) semtinde yapılan antlaşmada İtalya'ya bırakmışız. Yani bazı çevrelerin ve dini grupların iddialarının ve ithamlarının kaynağı olan Lozan'da biz adaları verdik iddiası Osmanlı dönemindeki Lozan Antlaşması ile İsmet İnönü'nün imzaladığı Lozan'ı karıştırmaları veya bilerek yanlış söylemeleri nedeniyledir. Adaları İsmet İnönü 1923'de Lozan'da vermedi, adalar zaten on bir yıl önce Osmanlı tarafından İtalya'ya Lozan'da verilmişti. Ege Denizi'ndeki adalar ve kayalıklarla ilgili günümüzde de sorunlar ve anlaşmazlıklar devam etmekte ve Mavi Vatan denilen münhasır bölgemizde bazı adacıklar Yunan kuvvetlerince işgal altında tutulmaya devam etmektedir. Hükümetin bir an evvel bu soruna el atması gerekmektedir. Nasıl bir zamanlar Ecevit'in başında olduğu CHP - MSP Koalisyon Hükümeti Kıbrıs meselesine el atmış ve soydaşlarımızın hakkını koruduysa bugün de aynı tavır hükümetçe sergilenmelidir. Adalar demişken, Kıbrıs'a Türk ordusunun müdahalesi de savaş içinde barış getirmişti, onu da belirtelim. Yani bir bakıma savaş hem adaya hem Rum kesimine barış getirmiş ayrıca Yunanistan'daki askeri cuntanın devrilmesine de katkı sunarak barış ve demokrasi sağlamıştı. Mutlu Barış Harekatı'nı bizler de her yıl dönümünde anıyor ve zaferi kutluyoruz. Bir zafer olması için bir savaş olması gerekir. 1. Dünya Savaşı nasıl imparatorlukları yıkıp yerine ulus devletlerin kurulmasını sağladıysa 2. Dünya Savaşı da ABD'yi Dünya'nın süper gücü ve jandarması haline getirmiştir. Çünkü zaferi kazanan taraf olan İngiltere, her açıdan da kaybetmişti. O kadar ağır koşullar altında kaldı ki sömürgelerinden çekilmek zorunda kaldı. O bölgelerden çekilince Dünya'daki lider konumunu da ABD'ye bırakmış oldu. Ancak bu güçlü devlet, Watergate skandalının da ortaya koyduğu gibi kendi kamuoyunu yalanlarla oyalayıp gerçekler konusunda aldatmasına rağmen Vietnam Savaşı'nda yenilmiştir. Kalıcı barış ve demokrasi getirme amacı ile Ortadoğu'da yola çıkan ABD'nin Irak ve Afganistan olaylarında da görüldüğü üzere yalnız kan gözyaşı ve ızdırap sunduğu ortadadır. Tahminlerin aksine strateji ve güvenlik uzmanlarına göre Amerika, savaş politikasından vazgeçerek kendi iç meselelerine odaklanmak durumundadır. Aksi halde ABD'deki bazı şirketlerin federasyonun sonunu getirecek büyüklüğe ulaşacağı ve iç savaş tehlikesinin baş göstereceği düşünülmektedir. 1 Eylül'ü Barış Günü olarak kutlamanın yanlış olduğunu artık biliyoruz. Ama bu özel günlerden ziyade savaşı çıkartan hırsı ve silahlanma yarışını anlamamız gerekiyor. ABD'de, Çin'de, Rusya'da bu tarz yöneticiler hala var! Tüm dünya milletleri için kimsenin kimseyi ezemeyeceği ve sömüremeyeceği bir dünya dileyelim. Çünkü savaşı çıkaran temel mesele genellikle ekonomiktir. Sömürüye, haksızlığa, ezme ve ezdirmeye dayalı bir silahlı eylem asla barışa katkı sunmayacaktır. Oysa; "Savaş gerçekten mecburi bir savaş olmadıkça cinayettir" diyen ve "Yurtta Sulh Cihanda Sulh" diyerek daima barışa çağrı yapan Mustafa Kemal Atatürk savaş stratejisini ve harp oyunlarını en iyi derecede bilen ve çocuk yaşta askeri okullara başlayarak kademe kademe yükselen bir subaydı. Onun dehası, yanında Fevzi Çakmak, İsmet İnönü, Yakup Şevki, Kazım Karabekir gibi paşalar ve diğer komutanlardan kendisini farklı ve üstün kılan yöndür. Atatürk kıvrak zekası, üstün yeteneği, mücadeleden vazgeçmeyen azim ve kararlılığı, cesareti, yüksek öngörüsü ve daha pek çok meziyeti ile savaşarak barış getirmeyi bilmiştir. Bu barış şerefli ve kanla kazanılmış bir barıştır. |
Yorumlar |
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |
Yazarın diğer yazıları |
BAŞKA TÜRKİYE YOK! - 01/11/2024 |
Ahmet Eren Özen - BAŞKA TÜRKİYE YOK! 1/11/2024 |
EN GARİP RÜYADAN DAHA GARİP GERÇEKLİKLER YAŞIYORUZ - 28/10/2024 |
Ahmet Eren Özen - EN GARİP RÜYADAN DAHA GARİP GERÇEKLİKLER YAŞIYORUZ 28/10/2024 |
İZMİR KÖRFEZİNİ ÖLDÜREN NEDENİ AÇIKLIYORUM - 11/10/2024 |
İZMİR KÖRFEZİNİ ÖLDÜREN NEDENİ AÇIKLIYORUM - Ahmet Eren Özen 11/10/2024 |
MUTLULUĞA KAPI AÇIN - 07/10/2024 |
MUTLULUĞA KAPI AÇIN - Ahmet Eren Özen 7/10/2024 |
TÜRKLERİN KÜLTÜR TARİHİ - 10/09/2024 |
Ahmet Eren Özen - TÜRKLERİN KÜLTÜR TARİHİ - 10/9/2024 |
ZEKİ MÜREN FİLMİ NİÇİN ÇEKİLEMEDİ? - 08/08/2024 |
ZEKİ MÜREN FİLMİ NİÇİN ÇEKİLEMEDİ? - Ahmet Eren Özen - 8/8/2024 |
UNUTULMAYAN BEŞ SOSYAL DEMOKRAT - 07/08/2024 |
UNUTULMAYAN BEŞ SOSYAL DEMOKRAT |
FİLM ÇEKİMİ EKİP İŞİDİR - 02/08/2024 |
FİLM ÇEKİMİ EKİP İŞİDİR - Ahmet Eren Özen 2/8/2024 |
BİR FİLM HER ZAMAN SİNEMA FİLMİ MİDİR? - 30/07/2024 |
BİR FİLM HER ZAMAN SİNEMA FİLMİ MİDİR? - Ahmet Eren Özen - 30/7/2024 |
Devamı |