Ahmet Eren Özen
ahmeterenozen1@gmail.com
100 YILDIR CHP
07/11/2023 Türkiye Cumhuriyeti 100. Yılı'nı kutlarken, Cumhuriyet Halk Partisi de yüz yılını geride bıraktı. Geçen haftasonu düzenlediği kurultayla CHP yeni genel başkanını ve yeni parti meclisini seçti. Seçim sonuçlarına göre CHP'de Kemal Kılıçdaroğlu dönemi sona erdi. Hemşehrim Kılıçdaroğlu bana göre Türkiye'de hatırı sayılı bir kitle tarafından unutulmayacak bir siyasetçi olacak. Cumhurbaşkanlığı adaylığından öte Kemal Bey; dürüst ve mütevazı kişiliği, mücadele azmi ve CHP gibi karmaşık bir partiyi yönetebilme becerisi ile adını politik tarihimize yazdırmıştır. Her ne kadar CHP yüz yıllık bir parti olsa da aynı zamanda 1992'de yeniden kurulduğu için 31 yaşında genç bir parti olarak da görülebilir. Çünkü 1992'de yeniden kurulan CHP ile 1980 öncesi CHP'nin aynı olmadığı ve olamayacağı da su götürmez bir gerçektir. Örneğin 12 Eylül 1980 öncesi CHP kurultayları iki ayrı haftaya yayılıp çok detaylı ve faydalı tartışmalar, planlar ve programlarla geçerken; geçen haftaki kurultay gibi son dönemdeki kurultaylar iki gün içinde yapılmaktadır. 1980 darbesi öncesi CHP'de genel başkanın milletvekili seçimlerinde kontenjan hakkı çok düşüktür. Parti yönetiminde genel başkanın yetkileri çok sınırlıdır. Hatta Ecevit'in parti meclisinin baskısından bıktığı ve bu nedenle DSP'yi kurduğu dahi söylenir. Ertuğrul Günay'a göre 1980 öncesi CHP'sinde genel başkanları dahi aşan kurumsal bir yapı ve tüzüksel işleyiş vardır. O dönem CHP içinde olan tartışmalar ve genel merkez yönetimi çeşitli kitaplarda anlatılmaktadır. Özellikle CHP'de genel sekreterlik görevinde olanların anıları bu konuları incelem isteyenler için çok kıymetlidir. Bu konuda iddia edilen bazı söylentileri bir kenara bırakırsak 1980'de tüm partilerin kapatılması ise siyasetimiz için utanç vesikasıdır. Neyse ki sol kısa bir süre içinde Halkçı Parti ve SODEP - SHP'yi oluşturarak sağ ise Doğru Yol Partisi'ni ve Refah Partisi'ni kurarak kendini kurtarmıştır. 1983'te asker icazeti ile parti kurmayı doğru bulmayan Bülent Ecevit, eşini siyaset sahnesine sokarken Turgut Özal başbakan olmuştur. DSP 1999 seçimlerinde birinci parti olurken, yeniden kurulan Baykal liderliğindeki CHP %10'luk seçim barajı altında kalmıştır. Deniz Baykal bu ve buna benzer nedenlerle birkaç kez istifa etmiş, birkaç kez de geri dönmüştür. Deniz Baykal, 1979'daki mal bunalımında Ecevit'i bakanlar kurulunda yanlış yönlendirmesi nedeniyle ülkenin mal darboğazına girmesine neden olan kişidir. Bunun yanında Baykal, Ecevit'in yanında yetişmiş biri olarak en az onun kadar milliyetçidir. Fakat Baykal, avukat ve akademisyen yönüyle elitist bir yapıya ve halka tepeden bakan bir dile sahipken Ecevit halkçı karakteri ile açık bir dille konuşur. Baykal'ın 2007 seçimlerinden sonra sağa açılma politikasını ondan sonra genel başkanlığa gelen Kemal Kılıçdaroğlu da izlemiştir. Fakat Kılıçdaroğlu'na da bu politika yaramamıştır. Halk, Ak Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı sağ politikalarda ve halka yaklaşım bakımından daha samimi görmüştür. Baykal dönemi CHP'si statükocu, şovenist ve din düşmanı olarak lanse edilmiştir. Yani CHP, dinsizlerin partisi ve arkasını orduya dayayan, yargı üyelerine dayayan halkı yönetimden dışlayan ben bilirimci olarak görülmüştür. Kemal Bey döneminde bu algının değiştiği; CHP'nin türbanla ve milletle olan sorunlarının büyük ölçüde çözüldüğü açıktır. Atatürk, İnönü ve Ecevit döneminde devletçi olan CHP, günümüzde ekonomi anlamında liberal çizgidedir. CHP'nin 2013'teki Gezi Olayları sonrası HDP ve türevleri ile görüşmesi, Kürt seçmeni CHP'ye yakınlaştırırken milliyetçi çizgideki partilerin oylarının yükselmesine ve hatta yenilerinin ortaya çıkmasına ve durumdan rahatsız olan bir kesim CHP'linin de parti içi muhalefete geçmesine neden olmuştur. Son kurultayda bu muhalefetin ne derece güç toplayabildiği belirsizdir. Çünkü kurultay bir takım medyanın bilinçli hareketiyle Özgür Özel lehine planlanmıştır. Kemal Bey'in genel başkanlık seçiminin ilk turu sonrası; "İçerideki odadaki sözlerimi Ekrem İmamoğlu'na yakın tweet sayfalarında okudum" demesi son derece dikkat çekicidir. CHP'nin bundan sonraki rotası ne olacaktır? CHP evet gençleşmiştir ama acaba gerçekten değişmiş midir? Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın dediği gibi gelen de giden de Selahattin Demirtaş'a selam gönderirken, Osman Kavala'ya ve tutuklu gazetecilere selam gönderirken neyi amaçlamışlardır? Acaba CHP, bir selamla meseleyi geçiştirip o kitleyi yerel seçimlere kadar elinde tutmak mı istemektedir; yoksa o kitle ile bütünleşme çabasında mıdır? Bunu zaman gösterecektir. |
Yorumlar |
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |
Yazarın diğer yazıları |
BAŞKA TÜRKİYE YOK! - 01/11/2024 |
Ahmet Eren Özen - BAŞKA TÜRKİYE YOK! 1/11/2024 |
EN GARİP RÜYADAN DAHA GARİP GERÇEKLİKLER YAŞIYORUZ - 28/10/2024 |
Ahmet Eren Özen - EN GARİP RÜYADAN DAHA GARİP GERÇEKLİKLER YAŞIYORUZ 28/10/2024 |
İZMİR KÖRFEZİNİ ÖLDÜREN NEDENİ AÇIKLIYORUM - 11/10/2024 |
İZMİR KÖRFEZİNİ ÖLDÜREN NEDENİ AÇIKLIYORUM - Ahmet Eren Özen 11/10/2024 |
MUTLULUĞA KAPI AÇIN - 07/10/2024 |
MUTLULUĞA KAPI AÇIN - Ahmet Eren Özen 7/10/2024 |
TÜRKLERİN KÜLTÜR TARİHİ - 10/09/2024 |
Ahmet Eren Özen - TÜRKLERİN KÜLTÜR TARİHİ - 10/9/2024 |
ZEKİ MÜREN FİLMİ NİÇİN ÇEKİLEMEDİ? - 08/08/2024 |
ZEKİ MÜREN FİLMİ NİÇİN ÇEKİLEMEDİ? - Ahmet Eren Özen - 8/8/2024 |
UNUTULMAYAN BEŞ SOSYAL DEMOKRAT - 07/08/2024 |
UNUTULMAYAN BEŞ SOSYAL DEMOKRAT |
FİLM ÇEKİMİ EKİP İŞİDİR - 02/08/2024 |
FİLM ÇEKİMİ EKİP İŞİDİR - Ahmet Eren Özen 2/8/2024 |
BİR FİLM HER ZAMAN SİNEMA FİLMİ MİDİR? - 30/07/2024 |
BİR FİLM HER ZAMAN SİNEMA FİLMİ MİDİR? - Ahmet Eren Özen - 30/7/2024 |
Devamı |