• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
  • https://www.facebook.com/dgdernek
  • https://api.whatsapp.com/send?phone=+905448823723
  • https://www.instagram.com/dgdernek
  • https://www.youtube.com/@dostlukgrubu
Derneğimizin Etkinlik Takvimi

Radyo D Dinle

Halk TV Kültür Sanat

 
Ahmet Eren Özen
ahmeterenozen1@gmail.com
SEÇİL ERZAN OLAYININ DÜŞÜNDÜRDÜKLERİ
03/12/2023

 

Kamuoyunu bir süredir meşgul eden Seçil Erzan olayında görülmüştür ki; birtakım insanlar kısa yoldan daha fazla gelir elde etmek maksadıyla yasal olmayan yolları tercih etmektedirler. Legal olana karşı illegal olan; yüksek ve çabuk getirisi ile daha avantajlı gibi görünür. Oysa çerçevesi yasal sınırlarla belirlenmemiş yani vergisel düzenlemelerden, idari ve hukuki denetimlerden uzak bu tarz gelirin risk maliyeti çok daha yüksek olmaktadır. Sonuçta yatırımcı, yüksek kar beklentisi içindeyken birdenbire her şeyini yitirebilir de.

 

Seçil Erzan olayı, şu ana kadar ortaya konulan iddialarla Ponzi Sistemi’ni andırmaktadır. Ponzi oyunu, yüksek kar getiren bir üretim varmış gibi gösterilerek yatırımcıları sisteme katmayı amaçlayan ve ilk yatırım yapanlara ödemenin sisteme sonradan katılanların parasıyla yapıldığı bir dolandırıcılık yöntemidir. Kurulan bu saadet zincirinde dolandırılan herkes zincirin halkalarından biri olur. Halkalardan biri koptuğunda zincir bozulur ve dolandırıcılık ortaya çıkar. “Yatırımcılar” parasını kaybederken ilk olarak sisteme girenler vurgunlarını yapıp çıkmış olurlar.

 

Seçil Erzan olayında Denizbank’ın sorumluluğunun sınırlılığının ne ölçüde olduğu ve bankanın neden üç gün iç soruşturma yaparak doğrudan savcılığa durumu iletmediği konusu artık yargının tartışacağı ve hüküm vereceği bir konudur. Öte yandan bir banka müdiresi ve etrafında dönen bu olaylar bankanın imajına olumsuz etki yaratmıştır. Denizbank reklamları, bu olay ortaya çıktığından beri geleneksel medya araçlarında görünmemekte, sosyal medyada da reklamlara rastlanılmamaktadır.

 

Denizbank’ın zaman içinde değişen sahiplik yapısında; nasıl müdür olunduğu da tartışma konusu olarak zaman zaman gündeme gelmiştir. Örneğin benim annem bu bankada çalışırken hak ettiği halde müdür yapılmamıştı. 2008 krizi bahane edilerek yapılan bir toplu çıkarmada ise “yaşlı” olduğu gerekçesiyle istifaya zorlanmıştı. O zaman 38 yaşında olan annem, operasyon yönetmeni olarak bankadan ayrılmış ve emekli olmuştu. Annemin, emeklilik maaşı ancak 10 yıl kadar sonra bağlanmıştı. Müdür yardımcısı pozisyonundaki annemin, kriz bahane edilerek ve operasyon biriminin bankaya yeteri kadar karlılık sağlamadığı iddiasıyla çalışma hayatı dışına bırakılması; birkaç ay sonra bankanın ilgili şubesinin tamamen kapanmasına neden oldu. Çünkü; Denizbank müşteriyi bankada tutan, müşteri bağlılığı yaratan annem ve ekibini tasfiye ederek o şubeyi de bir nevi tasfiye etmiş oldu.

 

 

Seçil Erzan, jeoloji mühendisi olmasına rağmen Çorlu’da genç yaşında müdür yapılırken, yine aynı banka tarafından geçmişte Çanakkale’de sanıyorum bir lahmacun paketçisinin müdür yapıldığı aklıma geldi. Hatırlar mısınız; yüksek faiz getirisi vaat eden İmar Bankası’na el konulduğunda bir şubesi hariç hiçbir şube müdürünün üniversite okumadığı da ortaya çıkmıştı.  Bankaların eleman tercihinde mühendislik bölümü mezunlarını bünyelerine katarken; İktisat, İşletme, Maliye, Bankacılık ve Finans ile Ekonometri bölümü mezunlarına yeteri kadar yer vermediğini görüyor ve biliyoruz. Yeni başlayan personellerde özellikle dış görünüşü güzel ve çekici olan kadınların bankalarca tercih edilmesi, kadının hala cinsel bir obje olarak görüldüğü endişesini oluşturmaktadır. Yine bankaya para getiren müşterinin kızı, yeğeni vb. akrabasının eğitimlerine bakılmadan bankaya personel olarak alınıp işe başlatılmasının ve elbette yetersiz yapılan iç denetimler ile teftişlerin zayıflamasının olumsuz sonuçlarını yaşanan olaylar ortaya koymaktadır.

 

Bankaların operasyon süreçlerinin geri plana alınarak pazarlamaya fazladan prim verilmesinin acılarını ise Türk bankacılık sistemi daha çok yaşayacaktır diye düşünüyorum. Operasyonel süreçlere daha fazla eğilinmesi gerektiğini düşünüyorum.

 

 

 



123 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

BAŞKA TÜRKİYE YOK! - 01/11/2024
Ahmet Eren Özen - BAŞKA TÜRKİYE YOK! 1/11/2024
EN GARİP RÜYADAN DAHA GARİP GERÇEKLİKLER YAŞIYORUZ - 28/10/2024
Ahmet Eren Özen - EN GARİP RÜYADAN DAHA GARİP GERÇEKLİKLER YAŞIYORUZ 28/10/2024
İZMİR KÖRFEZİNİ ÖLDÜREN NEDENİ AÇIKLIYORUM - 11/10/2024
İZMİR KÖRFEZİNİ ÖLDÜREN NEDENİ AÇIKLIYORUM - Ahmet Eren Özen 11/10/2024
MUTLULUĞA KAPI AÇIN - 07/10/2024
MUTLULUĞA KAPI AÇIN - Ahmet Eren Özen 7/10/2024
TÜRKLERİN KÜLTÜR TARİHİ - 10/09/2024
Ahmet Eren Özen - TÜRKLERİN KÜLTÜR TARİHİ - 10/9/2024
ZEKİ MÜREN FİLMİ NİÇİN ÇEKİLEMEDİ? - 08/08/2024
ZEKİ MÜREN FİLMİ NİÇİN ÇEKİLEMEDİ? - Ahmet Eren Özen - 8/8/2024
UNUTULMAYAN BEŞ SOSYAL DEMOKRAT - 07/08/2024
UNUTULMAYAN BEŞ SOSYAL DEMOKRAT
FİLM ÇEKİMİ EKİP İŞİDİR - 02/08/2024
FİLM ÇEKİMİ EKİP İŞİDİR - Ahmet Eren Özen 2/8/2024
BİR FİLM HER ZAMAN SİNEMA FİLMİ MİDİR? - 30/07/2024
BİR FİLM HER ZAMAN SİNEMA FİLMİ MİDİR? - Ahmet Eren Özen - 30/7/2024
 Devamı
Döviz Bilgileri
AlışSatış
Dolar34.275634.4129
Euro36.100236.2448
Hava Durumu

İzmir nöbetçi eczaneleri