Ahmet Eren Özen
ahmeterenozen1@gmail.com
BUGÜNKÜ PAHALILIK ORTAMINA NASIL GELDİK? (3)
04/03/2024
İlk yazımda genel bir çerçeve ile Ak Parti hükümetlerinin ilk on yılını, ikinci yazımda da yine Ak Parti hükümetlerinin ikinci on yıla dair maliye politikalarını kısmen incelemiş ve başkanlık sistemine geçildiği yıllara kadar gelmiştik. Ve başkanlık sisteminin de herhangi bir “düzen değişikliği” içermediği için Türk ekonomisi ve finans kapitalinde devrimlere mucip olmadığını ifade etmiştik.
2018 yılındaki cumhurbaşkanlığı ve milletvekili seçimlerinde iktidara talip olan partiler genel olarak “Cumhur” ve “Millet” olarak iki ittifaka ayrılmış ayrıca Halkların Demokrasi Partisi (HDP) de Meclis’e güçlü bir şekilde girmişti. O dönem cumhurbaşkanlığında CHP Muharrem İnce’yi, İYİ Parti Meral Akşener’i Saadet Partisi ise Temel Karamollaoğlu’nu aday göstermişti. AKP, BBP, Y-REFAH ve MHP’nin adayı ise mevcut Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’dı. Erdoğan 2018 seçimlerinden de başarı ile çıkmış; parçalı bir görünüm arz eden Millet İttifakı ve diğer muhalefet partileri umduklarını bulamamışlardı.
Muhalefet, 2018 seçimlerine artan ekonomik sıkıntılar daha da görünür olmadan Ak Parti iktidarının erken seçim kararı alarak bir nevi ekonomik krizi saklamaya çalıştığı iddiasıyla gitti. Gerçekten de sahada hem Ak Parti, hem de muhalefet partileri pahalılıktan şikayet eden, artan fatura meblağları nedeniyle elektriği suyu kesilen vatandaşlardan, esnaflardan adeta bunalmış gibiydi. CHP’nin cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce ise o günlerde 5.5 TL seviyesinde seyreden dolar kuru için öngörüde bulunarak; Erdoğan’ın yeniden seçilmesi halinde doların 10 lira olacağını belirtiyordu.
2018 seçimleri boyunca ve sonrasında görünür hale gelen kriz gün geçtikçe artan fiyatlar ve yükselen kurla kendini gösteriyordu. 2018’de yıla 3.79 TL’den başlayan dolar kuru Cumhurbaşkanı Erdoğan ile ABD Başkanı Donald Trump arasında çıkan Rahip Brunson krizinin de etkisiyle yükselişe geçiyor ve yıl içinde 7.20 TL’yi görüyordu. Doların bu ani yükselişi ile halk döviz bürolarına ve bankalara koşuyor; TL’den çıkarak dövize yönleniyordu. Neticede dolar yılı 5,29 TL’den kapatıyordu.
Halkın kendi ülkesinin para birimiyle mevduatta dururken, dövize yönelmesi; ilgili ülkenin başta senyoraj olmak üzere gelirlerini düşürürken borçlanma maliyetini de artırır. Talebin yüksek, arzın az olduğu bu durumlarda bir de döviz birimine sahip olan ülke parasal sıkılaşma tedbirleri aldıysa eyvah! Türkiye de o dönem bunu yaşadı. Halk dövize yönelirken iç piyasada dolaşımda olan döviz miktarı azaldı.
Amerikan Merkez Bankası (FED) kararlarına da bakalım. Kasım 2018’den Mart 2022 yılına kadar faiz artışı görmemekteyiz. ABD’nin bu dönemde üzerinde önemle durduğu konu istihdamdır. İşsizlik verileri, bizdekinin aksine haftalık olan ABD, tarım dışı verilerde 2018 – 2019 – 2020 yıllarında ortalama %3,5 işsizlik oranı halinde seyretmekteydi. 2018’de Türkiye’deki resmi verilere göre işsizlik %11 seviyesinde 2019 ve 2020 yıllarında ise ortalama %13,65 seviyelerinde olmuştur.
Her türlü olumsuzluğa rağmen dünya yine de Covid-19 pandemisi gibi büyük bir salgın olayını beklemiyordu! Avrupa Birliği ülkeleri bile salgın nedeniyle eve kapanmaların olduğu dönemde maske taşıyan tırları birbirinin sınırından kaçırıp kendi vatandaşlarına götürecek kadar ilkelleşmişti. Maske ve aşı savaşları; ülkeleri adeta savaşın eşiğinden döndürüyordu. Dünyayı ekonomik, sağlık, sosyal ve psikolojik açıdan sarsan pandemi nedeniyle alınan tedbirler ve değişen tüketim biçimi dikkate değerdir. Örneğin; pandemiyle birlikte ve günümüzde de artarak süren kartla ödemeler incelemeye değerdir. İnternetten alışveriş ve e-ticaret oranı da pandemiyle birlikte çok ciddi ölçüde yükseldi.
Bana göre Türkiye, internet alışverişini kontrol etme, denetim ve dolandırıcılığı önleme ile vergi takibinde çok da başarılı olmadı. Hemen herkesin çeşitli uygulamalar ve siteler üzerinden satış yaptığı hatta mağaza açarak sipariş aldığı; sosyal medya üzerinden linkler vererek sipariş tanımladığı süreçte, Gelir İdaresi Başkanlığı’nın yeterince vergi topladığını maalesef düşünemiyorum.
Vergi toplama, bir devletin varlığını sürdürebilmesi için kendi vatandaşlarından, kurumlarından, toprakları üzerinden ticaret yapanlardan alması gereken, zorunlu bir ödemedir. Bu ödemeler toplanamadığında kamu harcamalarını karşılamak kapitalist sistemde zorlaşır; hatta imkansızlaşır. Hele ki vergilerin gelir seviyesi dikkate alınmadan toplanması ve daha da kötü olarak sermaye sahipleri lehine borçların silinmesi, lükslerin vergiye tabii olmaması, vergiden düşülen harcamaların çokluğu gibi nedenler büyük mükellefleri sevindirirken; orta sınıfı zayıflatır. Vergisi düzgün toplanmayan bir ülkede alt sınıflar daha çok ezilir ve sosyal yardımlardan gerektiği gibi payını alamaz. Bu nedenle gelir bakımından sınıflara ayrılan kesimlerden; orta sınıf alt sınıfa doğru kayarken, alt sınıf tamamen fakirleşir ve muhtaç duruma gelir. Bunlar da toplumda adli olayların artmasına, ülke içinde güvenlik problemlerine; kısaca huzursuzluğa neden olur.
Yazımıza yarın devam edeceğiz. |
Yorumlar |
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |
Yazarın diğer yazıları |
BAŞKA TÜRKİYE YOK! - 01/11/2024 |
Ahmet Eren Özen - BAŞKA TÜRKİYE YOK! 1/11/2024 |
EN GARİP RÜYADAN DAHA GARİP GERÇEKLİKLER YAŞIYORUZ - 28/10/2024 |
Ahmet Eren Özen - EN GARİP RÜYADAN DAHA GARİP GERÇEKLİKLER YAŞIYORUZ 28/10/2024 |
İZMİR KÖRFEZİNİ ÖLDÜREN NEDENİ AÇIKLIYORUM - 11/10/2024 |
İZMİR KÖRFEZİNİ ÖLDÜREN NEDENİ AÇIKLIYORUM - Ahmet Eren Özen 11/10/2024 |
MUTLULUĞA KAPI AÇIN - 07/10/2024 |
MUTLULUĞA KAPI AÇIN - Ahmet Eren Özen 7/10/2024 |
TÜRKLERİN KÜLTÜR TARİHİ - 10/09/2024 |
Ahmet Eren Özen - TÜRKLERİN KÜLTÜR TARİHİ - 10/9/2024 |
ZEKİ MÜREN FİLMİ NİÇİN ÇEKİLEMEDİ? - 08/08/2024 |
ZEKİ MÜREN FİLMİ NİÇİN ÇEKİLEMEDİ? - Ahmet Eren Özen - 8/8/2024 |
UNUTULMAYAN BEŞ SOSYAL DEMOKRAT - 07/08/2024 |
UNUTULMAYAN BEŞ SOSYAL DEMOKRAT |
FİLM ÇEKİMİ EKİP İŞİDİR - 02/08/2024 |
FİLM ÇEKİMİ EKİP İŞİDİR - Ahmet Eren Özen 2/8/2024 |
BİR FİLM HER ZAMAN SİNEMA FİLMİ MİDİR? - 30/07/2024 |
BİR FİLM HER ZAMAN SİNEMA FİLMİ MİDİR? - Ahmet Eren Özen - 30/7/2024 |
Devamı |