Bir toplumda kitleleri etkilemek için üç şey kullanılır: Dinsellik, cinsellik ve futbol fanatizmi. Toplumun en zayıf olduğu noktalardır bunlar. Çünkü saydığımız bu alanlarda tartışma yoktur. Bu konularda insan, sağduyu yerine duygusallığı ve inancını ortaya koyar. Dünyayı yönetenler de bunları bildiği için algı operasyonlarında bunları kullanırlar. Ulusal takım başarılı olduğunda istediğiniz zamları yapabilir, gündemde bulunan konuları ikinci plana atabilirsiniz. İşte bu nedenle, her şeye karşın, gerçekleri düşünmekten, sorunları çözmekten uzak kalmamalıyız. Akıl ve bilimsel yöntemler bize her zaman doğru yolu gösterecektir.

Oysa bu hafta gündemde neler vardı neler! Maç uğruna, maçta yapılan simgeler uğruna adeta hepsi unutuldu gitti. Elektriğe, çaya, suya, akaryakıta gelen zamlar ortadayken memur ve memur emeklisine yapılan maaş artışları yine enflasyonun altında kaldı. Yani enflasyona ezdirildi. Bu konu gündemden düşmemeliydi!

Gündemdeki bir diğer konu, dünyanın gözü önünde gerçekleşen soykırım. İsrail'in Gazze’de kadın çocuk demeden başlattığı katliam sürüyor. İsrail’in Gazze'yi işgal planı aslında Amerika'nın Ortadoğu'yu işgal planıdır. Esas amaçları da Türkiye ve daha sonra da İran'ı ele geçirmektir. Zaten Suriye ve Irak’ı bölüp parçaladılar. Lübnan, Ürdün ve nihayet hedefte Türkiye var. Terörü destekleyen ABD, Kürdistan vaadiyle ülkemizde özellikle güneydoğu halkının beynine girip, bir kısım gençlerin PKK örgütüne katılmasına neden oldu. Eldeki veriler, dünyadaki bütün terör örgütlerinin Amerika menşeili olduğunu ortaya koyuyor. FETÖ de yine Amerika kaynaklıdır. Ey halkımız uyanık olalım! Çanakkale, Hicaz, Yemen... Kurtuluş savaşlarında bizim için hayatlarını veren binlerce şehidimizi unutmayalım!

Gündemdeki diğer başlık mülteci sorunu. Ülkemizde neredeyse 10 milyonuna bizim baktığımız, savaştan kaçıp ülkemizde sığınarak sahip çıktığımız Suriyeliler, bayrağımızı parçaladılar. Bir an önce tümünü kendi ülkelerine göndermek zorundayız. Dikkatinizi çekerim; Türkiye üzerinde oyunlar devam ediyor. Sevr Antlaşması'nın sonucunda ülkemizi işgal eden kirli eller, tekrar aynı oyunu oynuyorlar. Yıllardan beri, aynı ülkenin insanlarını birbirine kırdırmak için önce sağ-sol sonra Sünni-Alevi, dincilik ve laiklik gibi çatışmalar yarattılar. Ancak başarılı olamayan dış güçler, şimdi de mültecilerle halkımızı karşı karşıya getirme çabası içindeler. Geçen hafta Kayseri’de yaşananlar, yıllar öncesinde Sivas'ta tezgahlanan trajediyi anımsatıyor. Yapılacak tek şey, “bütün mültecileri sınır dışı etmek”tir. Bizi yönetenler, Amerika'ya hizmet etmek yerine, Atatürk'ün çizdiği yoldan devam etmelidirler.

Sivas demişken yıllar öncesinde Madımak Oteli’nde laikliği savunan aydınlar, şeriat taraftarlarınca din uğruna diri diri yakıldılar. Madımak’ta ya da faili meçhullerde hayatını kaybeden bütün aydınlarımızı saygı ile yad ediyoruz. Kim ki; Atatürk ilkelerine karşı bir tutum sergilerse onun karşısındayız. Bununla birlikte, halkı sokağa dökmek ve toplumu birbirine kırdırmak isteyenlere izin vermeyelim. Yolumuz, akıl ve bilim yoludur Atatürk'ün gösterdiği yoldur.

İşte gündem bu idi. Futbol değil. Emperyalizmin kirli oyunu nicedir ortaya çıkmaya başladı. “Yabancıları ülkene kabul edersen ileride seni yok ederler.” Zaten iç savaşa doğru ülkemizi götürüyorlar. Biliniz ki Amerika, füze ile gelmeyecek. Halkımızı içten, mültecilerle karşı karşıya getirerek kırdıracak. Çok uyanık olalım. Türkiye'yi kaptırmayalım.